
Zehra, 21 yaşında genç bir kadındı. Kartal escort yüksek apartmanlarının arasında sıkışmış eski bir binanın en üst katında, rutubetli ama sessiz bir odada yaşıyordu. Odanın tek penceresi vardı, oradan yalnızca gökyüzüyle bir parça çatı görünürdü. Ama Zehra, o küçük pencereye her sabah bakar, içine doğan sessiz dualarla güne başlardı.
Hayatı hiç kolay olmamıştı. Malatya’da doğmuş, yoksul bir ailenin en büyük kızı olarak büyümüştü. Babası şofördü, annesi evde el işi yaparak üç çocuğunu büyütmeye çalışıyordu. Zehra üniversiteyi kazanarak İstanbul’a gelmiş, Kartal’da ucuz bir ev bulup yerleşmişti. Okuduğu bölüm grafik tasarımdı, hayali ise bir gün kendi illüstrasyon atölyesini açmaktı.
Ancak İstanbul, hayaller kadar gerçeklerle de doluydu. Okula gidebilmek için çalışması gerekiyordu. Önce kafede garsonluk yaptı, sonra bir kırtasiyede. Ama hem kira, hem okul masrafları, hem de memleketteki ailesine gönderdiği para derken, her ayın sonu Zehra için bir hesap makinesiyle yapılan çaresizlik demekti.
Dolgun Memeli Zehra
Bir gün sosyal medyada bir iş ilanı gördü. “Özgür çalış, yüksek kazanç.” Başta şüphelendi ama ayrıntılar geldikçe neyle karşı karşıya olduğunu anladı. Arayan kadın yumuşak sesliydi, “Zaten birçok genç kadın böyle başlıyor,” dedi. Zehra’nın içinde fırtınalar koptu ama ertesi gün cebinde sadece 30 lira kaldığında kararını verdi.
İlk gece Kartal escort sahiline yakın bir oteldeydi. Kendini yabancı biri gibi hissetti. Aynaya bakamadan makyaj yaptı, gözlerini kısıp yabancılaşmaya çalıştı. Escort zehra iş bittiğinde cebinde kalan para gerçekti ama kendini boş hissediyordu. “Bu bir kerelik,” diye düşündü. Ama sonra o bir kerelikler çoğaldı.
Zehra gündüzleri derslere gitmeye devam etti, geceleri ise başka bir hayata büründü. Gözleri artık eskisi gibi bakmıyordu. Her şey suskunlaşmıştı içinde. Yalnızlığı derinleşmişti. Ta ki okulda açılan “Kadınlar İçin Psikolojik Dayanışma Atölyesi”ne rastlayana dek.
Cesaretini toplayıp katıldı. Orada sessizce otururken bir cümleyle karşılaştı: “Kendi hikâyeni en son sen terk et.” Bu cümle Zehra’nın kalbine dokundu. O gün ağladı, sonra yazmaya başladı.
Geçmişini değiştiremezdi. Ama geleceği başka bir yoldan inşa edebilirdi. Geceleri bırakmak kolay olmadı. Ama bıraktı. Çizimlerine geri döndü, küçük bir sosyal medya hesabı açtı. Siparişler almaya başladığında, artık geceleri çalışmak zorunda kalmadı.